Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’ya Teşriflerinin 95. Yıldönümünde, Ankara’da ilk karşılandığı nokta olan Keklikpınarı’nda düzenlenen bu anlamlı törene hoş geldiniz.
27 Aralık 1919’da Gazi Mustafa Kemal’in Ankara’ya gelişi, Milli Mücadelenin seyri ve Kurtuluş Savaşımızın başarıya ulaşması açısından son derece önemli bir dönüm noktasıdır. 95 yıl önce bugün Gazi Mustafa Kemal, Ankara’nın merkezinden, ilçelerinden, köylerinden ve kasabalarından akın akın gelen binlerce atlı ve yaya seymenin oluşturduğu “Seymen Alayı” ile genç- yaşlı- çocuk, kadın-erkek onbinlerce Ankaralı tarafından büyük bir sevgi seli içinde karşılanmıştır.
Atatürk’ün Ankara’ya gelişinde düzenlenen Seymen Alayı basit bir karşılama töreninden öte, ülkeyi içinde bulunduğu karanlıktan kurtaracak yeni bir liderin, Ankara halkı ve Seymenler tarafından seçilmesi anlamı da taşımaktadır. Büyük Önder’in etrafında etten duvar ören Ankaralıların gerçekleştirdiği bu sivil oluşum ve tarihte eşine az rastlanır halk desteği, Milli Mücadeleyi sürdürecek olan Büyük Önder’e ve Kuvayı Milliyecilere olağanüstü bir moral güç vermiştir.
Ankaralılar, 27 Aralık’ta düzenlenen Seymen Alayını ve karşılama törenini, karanlık bir dönemin kapanıp, aydınlık bir geleceğe geçiş müjdelediği inancıyla "Kızılca Gün" olarak tanımlarlar. Kızılca günler aynı zamanda yeni bir devletin kuruluşunu ve yeni bir liderin önderliğini müjdeleyen günlerdir.
Binlerce yıllık Türk tarihinde devlet kurma törenlerinde kullanılan “Sancak”, “Davul” ve “Seymen Alayı” sembolleri ve gelenekleri 27 Aralık 1919’da da ortaya çıkmıştır. Öncelikle 27 Aralık 1919 sabahı Seymen sancağı dikilmiş, kurbanı kesilmiştir. Ardından Türk geleneğinde bağımsızlığı, özgürlüğü, otoriteyi, lideri ve nihayetinde devleti temsil eden “Davul”lar meydanlara inmiştir. Geçmiş uygulamalarda da bir devlet kurulurken, bir baş seçilirken mutlaka davul ve sancak sembolleri ve ritüelleri yer alırdı. Nitekim, uzun yıllar suskun olan davullar ortaya çıkmış; Ankara semaları davul ve kös sesleriyle inletilmiş, Seymenler coşkuyla zeybek dönmüştür. Ve nihayetinde Seymen Alayı kortejiyle geleneksel devlet kurma ve lider seçme töreninin tüm özellikleri 27 Aralık 1919’da gerçekleştirilmiştir.
Binlerce yıllık Türk tarihinde ve milyonlarca kilometrekarelik Türklerin yaşadığı coğrafyada devlet kurma geleneğinin son temsilcisi olan ve aynı zamanda Mustafa Kemal Atatürk’ün Önderliğini ve Türkiye Cumhuriyeti’nin fiilen kuruluşunu sembolize eden bu önemli günün yaşatılması Biz Ankaralılar ve tüm vatandaşlarımız için büyük bir öneme sahiptir.
27 Aralık 1919’da gerçekleşen Seymen Alayı, Seymenlerin ve Ankaralıların Büyük Önder’e kayıtsız şartsız verdikleri desteğin somutlaşmış bir ifadesidir. Atatürk, gerek Ankara’nın tarihten gelen Cumhuriyet bilinci, gerekse kendisine gösterilen heyecan ve coşkunun zirveye çıktığı bu müstesna desteğin etkisiyle Ankaramızı önce milli mücadelenin karargâhı, sonrasında ise “en büyük eserim” olarak nitelendirdiği “Türkiye Cumhuriyeti”nin “Başkent”i seçerek onurlandırmıştır.
Milli Mücadelenin başlangıç günlerinde Ankaralılar, Mustafa Kemal’i coşkulu bir biçimde karşıladıkları gibi, Kurtuluş Savaşı’nda ve Cumhuriyet’in kuruluş sürecinde de verdikleri olağanüstü destekle Atatürk’ün gönlünde müstesna bir yer kazanmışlardır. Bu değeri Mustafa Kemal “Ankara’nın ve Ankaralıların benim gönlümde bambaşka bir yeri vardır” sözleriyle ifade etmiştir.
Ankaralılar olarak ne kadar gurur duysak azdır. Zira, ülkemizin yaşadığı en karanlık dönemlerde Mustafa Kemal’i karşılamak, O’nu bağrına basmak, önce Kuvayı Milliye’nin kalbi, sonra da Cumhuriyet’in Başkenti olmak bizim için bir ayrıcalıktır… Ankaralılar, bizim Atalarımız, bütün Anadolu’yu kaplayan umutsuz ve karanlık günlerde, olağanüstü bir sağduyu, öngörü ve özveri ile ülkemizin geleceğini hazırlamışlardır. Nitekim, 27 Aralık, Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Ankara’da Anadolu halkıyla, Ankaralılarla kaynaştığı gündür… Milli Mücadele hareketi Ankara’da halkla buluşmuş, ete-kemiğe bürünmüştür. Ankaralılar olarak böylesine anlamlı bir geçmişe sahip olduğumuz için gururluyuz, mutluyuz.
Ankaralılar ve Seymenler için “27 Aralık Ruhu”, “Büyük Önder Atatürk” ve “Başkent Ankara”, sarsılmaz niteliklere sahip yüce değerlerdir. Büyük Önder’in Ankara’ya gelişinin 95’inci yıldönümü kutladığımız bu günlerde Ankaralıların ve Seymenlerin Atatürk’e verdiği desteğin, saygının ve minnettarlığın azalmayıp, gün geçtikçe arttığını ifade etmek isteriz.
Saygıdeğer Ankaralılar;
27 Aralık, Milli Mücadelenin, Türk Bağımsızlık Hareketinin, Anadolu İhtilalının ilk defa Halk ile buluştuğu gündür…
27 Aralık ateş ile barutun; Mustafa Kemal ile Ankaralıların buluştuğu gündür…
Ankaralıların “Kızılca Gün” olarak tanımladığı “27 Aralık”ta oluşturulan binlerce Seymen ve onbinlerce Ankaralıdan oluşan Seymen Alayı ile Mustafa Kemal, Türk Bağımsızlık Hareketinin yeni Lideri olarak seçilmiş ve fiilen o gün yeni bir devlet, Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulmuştur…
Bu inançla, Gazi Mustafa Kemal’in Ankara’ya teşriflerinin 95’inci yılında Büyük Önder Atatürk’ün, silah arkadaşlarının, ve bu vatan için canını veren şehitlerimizin aziz hatırları önünde saygıyla eğiliyor, Ankaralıların ve tüm vatandaşlarımızın 27 Aralık Bayramını kutluyorum.
Saygılarımla…